Leke Mezoterapisi Nedir?

Cilt yüzeyinde oluşan renk değişiklikleri cilt lekesi olarak adlandırılmaktadır. Bu lekeler doğuştan da olabilmekle birlikte zaman içerisinde çeşitli unsurlara bağlı olarak da meydana gelebilmektedir. Özellikle güneşin UV ışınlarının etkisi ile her cilt tipinde lekeler oluşabilmektedir. Bununla birlikte yaşın ilerlemesi de tek başına leke nedenidir. Yaşlanmayla birlikte yüz bölgesi başta olmak üzere vücudun birçok bölgesinde lekelenmeler meydana gelebilmektedir. Hamilelik unsuru ve ciltte meydana gelen sivilce ve akneler de cilt lekeleri nedenleri arasında yer almaktadır. Deride meydana gelen hasarlar çoğunlukla hafif, orta ya da derin cilt lekelerine yol açmaktadır.

Cilt üzerinde doğuştan olan renk değişiklikleri, güneş, hamilelik, yaşlılık lekeleri, sivilce sonrası lekeler, deride meydana gelen hasarlanma sonucu ortaya çıkan lekeler, leke mezoterapisi ile tedavi edilebilmektedir.

Leke mezoterapisi, leke açıcı bazı etken içeriklerin cildin lekeli bölgesinin alt kısmına, küçük iğneler yardımıyla enjekte edilmesiyle yapılan bir tedavi yöntemidir. Leke mezoterapisinde kullanılan maddeler, cilt rengini açmayı hedefleyen ve ciltteki leke görünümünü azaltmaya yarayan içeriklerdir. İlaç direkt deri altına problemli bölgeye uygulandığı için daha etkili sonuçlar alınmaktadır.

Leke Mezoterapisinde Kullanılan Maddeler Nelerdir?

Cilt lekeleri üzerinde etkili olan maddeler kullanılarak yapılan bu tedavi yönteminde cildin ihtiyaçlarının belirlenmesi gerekmektedir. Özellikle cilt üzerinde leke oluşmasına sebep olan unsurların dikkate alınması oldukça önem taşımaktadır. Örneğin yaşlanma ile birlikte ciltte oluşan lekelerin giderilmesi amacıyla kolajen üretimini tetikleyen hyalüronik asit tercih edilmektedir. Bunun yanı sıra cildin onarım hızının desteklenmesi amacıyla vitamin kokteyllerinin kullanımı da oldukça yaygındır.

Sonuç olarak leke tedavisi için leke mezoterapisi uygulamasında hangi maddelerin kullanılacağı da kişiden kişiye değişkenlik göstermektedir. C Vitamini, Traneksamik Asit, Glutatyon, Doku Yapılandırıcılar, Antioksidan, Retinoik asit, Arbutin, Hyalüronik Asit, Multi Vitamin gibi içerikler genel olarak hem ülkemizde hem de dünya genelinde en sık tercih edilen bileşenlerdir.

Bu mezoterapi çeşidinde önemli olan faktör cildi lekelerden arındırmaktır. Koyu renkli bir görünüme sahip olan cilt lekelerinin yok edilmesi için en etkili olan maddeler tercih edilmektedir.

Leke Mezoterapisi Nasıl Uygulanır?

Leke mezoterapisi, leke tedavisinde kullanılan bazı etken maddelerin hasar görmüş ve lekeli cilt bölgesine direkt olarak deri alanına ince, küçük iğneler yardımıyla az ve sık dozlarla cildin ihtiyaç duyduğu maddelerin enjekte edilmesi yöntemidir.

Leke mezoterapisi tedavisi sırasında, ciltte koyu renklerde leke oluşumların gözlemlendiği bölgelere, lekenin koyu renginin açılması ve ciltteki hasarın iyileştirilmesi amacıyla cildin ihtiyaç duyduğu içerikler uygulanmaktadır. Cilde 4-6 mm derinlikte enjekte edilmesiyle gerçekleştirilmektedir. Enjeksiyon uygulamasının tamamlanmasından sonra hemen gündelik hayata dönülmesi mümkündür.

Leke mezoterapisi tedavisi, seans sayısı genellikle 4-6 seans olarak belirlenmekle birlikte, seanslar arasındaki süre ise kişiye göre değişiklik göstermektedir.

Enjeksiyon yapılan bölgede genellikle hassas ciltli kişilerde hafif kızarıklık, şişme, batma, hassasiyet olabilir ve bu oluşan durumların hepsi tamamen geçicidir. Bu nedenle müdahale edilmesine gerek olmadan kendiliğinden geçmektedir.

Leke Mezoterapisi Sonrasında Nelere Dikkat Etmek Gerekir?

Güneş ışınlarının leke oluşumundaki rolü oldukça fazladır. Bu bakımdan Leke Mezoterapisi sonrasında, güneşten doğru şekilde korunma yöntemlerinin uygulanması oldukça önemlidir. Sadece güneş ışınlarının yoğun olduğu yaz mevsiminde değil, kış mevsiminde de güneşten korunmanın önemli olduğu unutulmamalıdır. Ancak bu güneş koruyucu kremler, etkinliklerini 3 ya da 4 saat sürdürmektedir. Ciltte olumsuz etkiler oluşturan UV ışınlarından korunmak için güneş kremlerinin etkinliğinin sürekliliğinin sağlanması amacıyla, kullanım sıklığının arttırılmasına ve belli aralıklarla yenilenmesine özen gösterilmesi de gerekmektedir.