Gıdı Mezoterapisi Nedir?

Kişilerin yaş almasıyla birlikte sadece yüz bölgesinde değil boyun ve dekolte bölgesinde de deformasyonlar oluşmakta ve yaşlanma etkileri görülmektedir. Gıdı olarak isimlendirilen, çenenin hemen altında yer alan bölgede yağ birikimi ve cilt sarkmasıyla oluşmakla birlikte aynı zamanda yaşın ilerlemesiyle etkilenen bölgelerden biridir. Gıdı oluşumunun ardında birçok farklı neden bulunmaktadır.  Yaş ilerledikçe gıdı bölgesinde oluşan gevşeme, yağ dokusunda artış ve yer çekimine yenik düşme sonucu sarkmalar meydana gelmektedir. Ayrıca, fazla kilosu olan ve fazla kilo veren kişilerde de gıdı oluşmaktadır. Kişinin olduğundan kilolu görünmesine yol açan bu cilt problemi yüz hatlarının belirginliğini azaltmakta ve kişinin aynaya baktığı zaman gördüğü görüntüden rahatsız olmasına sebep olmaktadır.

Gıdı mezoterapisi yardımıyla bu alandaki yağ dokusunun azaltılması, çene hattının belirginleştirilmesi ve daha estetik bir görünüme kavuşturulması hedeflenmektedir. Gıdı mezoterapisi, cerrahi işleme gerek duyulmadan, oldukça etkili bir küçülme sağlamakla birlikte bu yöntem sayesinde, gıdıda toplanan fazla yağ dokusu azaltılmakta, gevşeyen cilt sıkılaştırılmakta, sarkmalar ve kırışıklıklar da giderilmektedir.

Gıdı mezoterapisi bir çeşit lipoliz yani yağ eritme yöntemi olarak da geçmektedir ve lipoliz mezoterapisi olarak da adlandırılmaktadır.

Gıdı Mezoterapisi Ne İşe Yarar?

Çene altıyla boyun bölgesi arasında olan bölgedeki yağ oluşumlarının azaltılması amacıyla birden fazla bileşikten oluşan karışımın mikroenjeksiyon yöntemi ile bu bölgeye enjekte edilmesine dayanmaktadır.

Gıdı eritme amacıyla gerçekleştirilen medikal kozmetik uygulama yöntemi olan gıdı mezoterapisi ile sağlanan faydalar şu şekildedir;

- Gıdı bölgesinde oluşan yağ birikimleri eritilmektedir.

- Gıdı bölgesindeki cilt, derinden yüzeye yenilenmektedir.

- Gıdı bölgesinde oluşan cilt sarkmaları toparlanmaktadır.

- Çene hattı belirginliği arttırılmaktadır.

- Cilt daha genç ve dinamik bir görünüme kavuşturulmaktadır.

- Boyun bölgesi daha ince bir görünüme kavuşmaktadır.

Gıdı Mezoterapisi Nasıl Uygulanır?

- Gıdı mezoterapisi yapılmadan önce gıdı bölgesinde yağ birikimi olan bölge işaretlenir ve enjeksiyon yapılacak olan alan belirlenmektedir.

- Daha sonra işlem sırasında herhangi bir ağrı ya da acı hissedilmemesi amacıyla lokal anestezik etkili krem işaretli bölgeye sürülmektedir.

- Lokal anestezik etkili krem bölgede uyuşma etkisi yarattıktan sonra cilt yenileme ve yağ eritme etkili olan mezoterapi kokteylleri mikro enjeksiyon yöntemi ile işaretli bölgeye enjekte edilmektedir.

- Çene altındaki, yağ birikimi bulunan gıdı bölgesine küçük dozlarla enjekte edilen mezoterapi kokteylleri uygulaması yaklaşık 10 dakika gibi kısa bir sürede tamamlanmaktadır.

Gıdı Mezoterapisi Kimlere Uygulanır?

- Genetik yatkınlık sonucunda çene altı bölgesinde normalden fazla yağ birikimi olan bireyler

- Yaş ilerledikçe kolajen üretiminin azalmasına bağlı olarak gıdı bölgesinde elastikiyetini kaybeden ve sarkan ciltlere

- Duruş nedeniyle boyun ve çene kaslarının zamanla zayıflayan ve gıdı bölgesindeki cildin elastikiyetini kaybetmiş kişilere

- Kilo değişimlerine bağlı olarak cildi sarkmış ve gıdı bölgesinin belirginliğinin artmış olan bireylere

Gıdı Mezoterapisi Hangi Sıklıkla Uygulanmalıdır?

Gıdı mezoterapisi tek seanslık bir uygulama yöntemi değildir. Kişilerin ve problemlerinin ihtiyaçları doğrultusunda 3-6 seans şeklinde uygulama yapılması gerekebilmektedir. Gıdı mezoterapisi seansları arasında yaklaşık olarak 10-15 günlük bir süreç bulunmaktadır.

Gıdı Mezoterapisi Etkisi Ne Kadar Sürer?

Uygulanan gıdı mezoterapisinin etkileri 2-3 seans tamamlandıktan sonra,  ortalama olarak 20-30 günlük bir süre zarfında ortaya çıkmaktadır. Gıdı mezoterapisi etkileri yaşlanma sürecini durduramamakta fakat kilo kontrolünün sağlanması ve cilt bakımı rutinlerinin ihmal edilmemesi durumunda uzun süre kalıcılığını korumaktadır.

Gıdı Mezoterapisinin Yan Etkileri Nedir?

Gıdı mezoterapisinde uygulama bölgesinde hafif derecede kızarıklık ve hassasiyet oluşabilmektedir. Birkaç gün içerisinde bu belirtilerin ortadan kalkması beklenmekle birlikte herhangi bir komplikasyona yol açmamaktadır.